Güncelleme: 21.07.2001
21 Temmuz Mektubu
Polis vahşetini kınıyoruz
Cenova'da bugün yapılan şiddet içermeyen kitlesel doğrudan eylemlere dünyanın her yerinden ve her kesiminden gelen 100 bin gösterici katıldı. Göstericiler öğle saatlerine doğru G8 Zirvesi'nin yapıldığı "Kırmızı Hat"ta doğru yürüdüler. G8 liderlerinin kendilerini tel örgüler arkasında saklamalarına karşı yapılan gösterilere polis saldırdı. Bir gösterici polisin açtığı ateş sonucu öldü, bir diğeri ağır yaralı. Polisin bu vahşetini kınıyoruz.

Cenova Belediye Başkanı da kısa bir süre önce bir basın açıklaması yaparak polisin saldırganlığını kınadı. Göstericiler sabahın erken saatlerinde kentin yedi ayrı merkezinde toplanarak Kırmızı bölgeye doğru ilerlediler. 100 gösterici tel örgüyü çevreledi ve G8 liderlerinin sıradan insanları hiçe sayan ekonomi politikaları ile birlikte yine sıradan insanların buna karşı yükselttigi sesi duymazdan gelmelerini kınadı.

"Borçlar silinsin", "Sınırları aç, G8'i kapat", "Hep birlikte Dayanışma", "Tek yol devrim", "Dünyaya hükmetmeye çalışanlara karşı yanıtımız direniş", "Dünyamız satılık değil" "Kâr değil insan" sloganlarıyla uluslararası düzeydeki bu mücadele birliğini her dilde yükseltiyorlardı.

Dünyada her gün 19 bin çocuğu ölüme gönderen, son otuz yılda en zengin ile en fakir ülkeler arasındaki gelir uçurumunu açan, ülke içinde de zengin ile yoksul arasındaki gelir adaletsizliğini hızla arttıran neo-liberal politikalar ve sürekli kriz, yıkım ve savaş üreten, 18 milyar nüfusu rahatlıkla besleyebilecek teknolojiye sahip olmamıza rağmen dünya nüfusunun yarısını aç bırakan kapitalist sistemin kendisi lanetlendi. Polis ise bu politikaların koruyuculuğunu yaptı.

Türkiye'den anti-kapitalist gazetesinin organizasyonuyla Cenova Direnişi'ne katılan bizler Tute Rosso yürüyüş kolundaydık ve Kırmızı Bölgeyi çevreleyen tel örgülerden ayrılırken gaz ve basınçlı suya maruz bırakıldık. 3 gazeteci de yaralandı. Bu saldırganlık sistemin zengin bir azınlığın değil dünya nüfusunun çoğunluğunun ihtiyaçlarına uygun bir şekilde olmasını isteyenler ancak ofkelendirebilir. G8 liderlerinin ve polisin tutumu bu mücadeleyi yok edemeyecek.

Yarın Cenova direnişinin son gösterisi yapılacak. Son iki günkü eylemlere katılımın tahmin edilenden çok daha yüksek olması yarınki yürüyüşe katılım beklentilerini de yükseltti.

Küreselleşemeyenler miyiz?
Dün gece Star haberlerine canlı bağlandık. Ögrendigimize göre "küreselleşemeyenler" diye alt yazı geçmişler. Birincisi bizler küreselleşmenin bir avuç uluslararası şirket, onlaerın sahipleri ve yöneticilerinin ceplerini doldurmasına karşıyız. Bunun faturasını dünya nüfusunun çoğunluğu ödüyor. Yani çoğunluk küçük bir çıkar grubu tarafından sömürülüyor, eziliyor. Böylesi bir düzen bütün insanlığın geleceğini savaş ve çevresel felaketlerle de tehdit ediyor. Küreselleşme dünyanın her yerinde üretilenlerin dünyanın bütün insanlarının ülkeler ve toplumsal sınıflar arasında bir eşitsizlik yaratmaksızın kullanımına açık olmasını istiyoruz. İşte gerçek küreselleşme bu olacaktir. Hakları, eşitliği kardeşliği, küreselleştirmek istiyoruz. Değişik yerlerde ve hatta bültenlerde belirttik bizler bugün uygulanan ve sermayenin küreselleşmesi olan ekonomik politikalara karşı içe kapalı milliyetçi korumacı politikalar savunmuyoruz. Tam tersine "bu dünya bizim sattırmayacağız" diyoruz.

Anti-kapitalist Gazetesi'nin Cenova'dan haberleri
a- Cenova'ya eylemciler akmaya devam ediyor
Cenova Direnişine bu sabahin erken saatlerinden itibaren uluslararası delegasyonlar akmaya devam etti. Hollanda'dan gelen 70 kişilik bir kafilenin yaptığı bir açıklamaya göre Berlusconi'nin sınırları kapatacağı tehtidi kınandı. Hükümetin ve emniyet güçlerinin şiddet içermeyen kitlesel eylemlerle dünyanın işçi, yoksul ve ezilenlerinin sesini yükseltmek isteyenlerin terorize ve provoke edilmeye çalışıldığı vurgulandı. Bugün (19 Temmuz Perşembe) 17.00'de göçmen ve mülteci hakları gösterisinden önce de Almanya'dan 1000, Yunanistan'dan ise 2000'i aşkın gösterici bekleniyor.

Bu arada Berlusconi'nin baskısı ile Fransız hükümetinin iptal ettiği; daha sonra da Fransız demiryolu işçi sendikalarının grev tehdidi üzerine yeniden hareket izni alan "Direnişi Küreselleştir" treninin yarın (Cuma) sabah Cenova'ya ulaşması bekleniyor. Trenin iptal edilmesi üzerine alternatif yollarla Cenova'ya ulaşmaya çalışan direnişçilerin yerini yenileri aldı. Trenin iptal edilmesinin yarattığı kızgınlık Cenova'ya katılımı arttırdı.

b- Yasadışı insan yoktur
Toplantı ve konserlerle Pazaresi günü başlayan Cenova Direnişinde bugün ilk gösteri düzenlenecek. Avrupa'da özellikle de Iİalya'da mülteci ve göçmenlik hakları için düzenlenen yürüyüş saat 17.00'da başlayacak. Sendikalar, sivil toplum örgütleri ve partilerin desteği ile Cenova Sosyal Forumu tarfindan düzenlenen gösteri dünyanın bütün insanları için serbest dolaşım hakkı talebini öne çıkartıyor.

Mülteciler ve İnsan Hakları grupları tarafından yapılan bir basın açıklamasında "hiçbir insan yasadışı değildir" denildi. Mülteci ve göçmenlerin sınırdışı edilmesine karşı tutum alan gruplar Batılı ülkelerin diktatörleri, baskıcı yönetimleri, faşistleri destekleyip silahlandırarak savaş, baskı ve insanî trajedileri açıkça özendirdiği vurgulandı. Bunun sonucunda kendi ülkelerini politik baskı ve yoksulluk nedeniyle terk etmeye zorlanması göç hareketlerini oluşturuyor. Kendi ülkelerinden baskı nedeniyle kaçanların Batılı hükümetler tarafından "suçlu" muamelesi görmesine karşı çıkan gruplar son 10 yılda Avrupa sınırlarında iki bin insanın sınır güvenlik güçleri tarafından öldürülmesinin de kabul edilmeyecek bir insanlık trajedisi olduğuna dikkat çektiler.

"Sınırlara Hayır"diyen bir grup bugünden (Perşembe) itibaren üç gün boyunca Cenova'da mülteci ve göçmenleri konu alan tiyatro gösterilerinde bulunacak. Volx Theater Karawane 2001 Haziran ayından bu yana Viyana'dan başlayarak Avrupa'yı turluyor. Cenova'dan sonra son durağı Almanya'nın Frankfurt kentinin her yıl 10 bin göçmen ve mültecinin sınırdışı edilmesine tanık olan havaalanı olacak. Bu arada Alman havayolları Lufthansa çalışanları sendikası geçen ay şirketin göçmen ve mültecileri sınırdışı edilmesine ortak olmayacaklarını ve böylesi uçuşlara hizmet vermeyeceklerini açıklamıştı.

c- G8 liderleri borçları iptal etmeyecek
Yoksul ülkelerin borçlarının iptal edilmesi Cenova direnişinin önemli taleplerinden birisi. Dünyada her gün 19 bin çocuk açlık ve önlenebilir hastalıklardan dolayı yaşamını yitiriyor. Türkiye vergi gelirlerinin yüzde 117'sini borç ödemelerine aktarıyor. 2001 yılı bütçesinde sağlık için kişi başına 20 milyon TL harcanırken borç ödemeleri için 167 milyon TL ayrılmıştı. Ek bütçe ile borç ödeme oranları da arttı. Türkiye borçların yüzde 70'i içborç dolayısıyla vergi kaynakları yerel bankalara ve sermayeye akıyor. Geçen yıl 500 büyük şirketin kârının yüzde 80'i faiz gelirinden olması tesadüfi değil.

Dünyada birçok ülke benzeri bir durum içinde. Borç yükünün cefasını ise her zaman ve her yerde yoksullar çekiyor. Cenova protestolarının bir parçası olan "borç karşıtı" grupların düzenlediği basın toplantısında G8 liderlerinin bu soruna duyarsız kalması kınandı. Üçüncü Dünya diye tabir edilen ülkelerin toplam borcu 2 trilyon doları aşmış bulunuyor. "Drop the Debt" ve "Jubilee South" gibi borç karşıtı kampanya grupları IMF ve Dünya Bankası tarafından uygulanan Yeniden Yapılanma Programlarının borçlu ülkeleri ekonomik ve çevresel bir felaketin eşiğine getirdiği vurgulandı.

Jubilee South kampanya grubu tarafından yapılan bir açıklamada "Cenova protestoları kâr hırsı ve açgözlülüğe değil, insanlığın ihtiyacını karşılamaya dayalı, çevreyi korumaya ve insanlar arasında dayanışma temelli yeni bir dünya kurma çabasında yeni bir durak. Örgütlenelim, hareket edelim, küresel sermayeye direnelim" denildi.

Mülteci hakları için gösteriye 50 bin kişi katıldı
Cenova Direnişinin ilk gösterisi bugün gerçekleşti. Göçmen ve mülteci hakları için ırkçılığa karşı yapılan gösteriye katılım beklenin üzerinde 50 bin olarak gerçekleşti. Dünyanın her tarafından gelen delegasyonlarla İtalya'dan Venedik liman işçileri ve Cenova çelik işçilerinin yanı sıra yerel kampanya ve partiler "dayanışma", "yasadışı insan yoktur, insan en yüce değerdir", "sınırları aç, G8'i kapat" sloganlarıyla Cenova sokaklarında yürüdüler.

Anti-kapitalist gazetesi delegasyonuyla Türkiye'den gelen bir Kürt kökenli bir gösterici yürüyüş sonundaki mitinge hitaben "Küresellesme barış ve refah getirecek, sınırlar kalkacak dediler ama bizim için hâlâ savaş ve sınırlar var. Göçü sınırlayan yasaların, sınırların kaldırılmasını ve barış istiyoruz. Bunu da dünya çapında bütün işçi, yoksul ve ezilenlerin ortak mücadelesi ile kazanacağız." dedi.

Renkliliğin ve çeşitliliğin birliğinin sergilendiği gösterinin tahmin edilenden daha geniş bir katılımla gerçekleşmesi Cuma ve Cumartesi günkü eylemler için de beklentileri arttırdı.

Gösteride bulunan Cenova Belediye yetkilisi Giancarlo Bonifai ile görüştüm. Cenova belediyesinin bu sabah G8 toplantısına karşı yapılan gösterileri destekleme kararı aldığını açıkladı. Belediyenin ve yerel halkın polisin baskıcı politikalarından son derece rahatsız olduğunu da belirtti. Öğrencilik yıllarında İranlı mültecilerin sınırdışı edilmesine karşı mücadeleler içinde yer aldığı bilinen Bonifai'nin Türkiye'de IMF, yoksullaşmaya, işsizliğe karşı, sendikal haklar, eğitim hakkı, barış ve demokrasi için mücadele eden herkese bir mesaj verdi: "Hakları küreselleştirmemiz gerekiyor. Silahlanmaya, savaşlara ve açlığa karşı mücadeleyi ancak dünya çapında elele vererek kazanabiliriz."

İtalyan yetkililer ise bu elele verişi engellemek için ellerinden geleni yapıyorlar. Yunanistan'dan gelen 150 kişinin sınırdan geri çevrildiği öğrenildi.

Anti-kapitalist Gazetesi adına Türkân Uzun

Kampanya'nın E-Grubu:
E-Grup web adresi: http://groups.yahoo.com/group/imfyehayır/
Gruba mesaj yollamak için: imfyehayı[email protected]
Gruba katılmak için: imfyehayı[email protected]
Web Adresi: http://www.cenova2001.com/
E-mail:imf-hayı[email protected]

Greenpeace Cenova'da Bush'u eleştiriyor
ABD'nin Yıldız Savaşları Programına karşı protestolarının ardından 15 Greenpeace eylemcisi ve 2 gazeteci ciddi cezalarla susturulmaya çalışılıyor.

Uluslararası çevre kuruluşu Greenpeace tarafından bugün yapılan yazılı açıklamada, ABD Başkanı George Bush'un Cenova'da sürdürülen G8 Doruğu'nda sürekli ekonomik büyümenin en ön planda tutulmasına yönelik tezlerini, kıyasıya eleştirdi. Greenpeace'e göre, uluslararası ticaret aracılığıyla ekonomik büyümeyi konu alan tartışmalar, mutlaka küreselleşmenin toplumsal ve çevresel etkilerini de hesaba katarak, uluslararası ticareti ve dev ulusötesi şirketlerin etkinliklerine yönelik düzenlemeler ve denetimleri içermek zorundadır. Greenpeace, ayrıca hükümetlerarası toplantıları kuşatan şiddeti kınadığını da açıklayarak, resmi elden ya da küçük bir azınlık tarafından uygulanan şiddetin, gerçek sorunlara yönelik çözüm arayışında olan geniş kapsamlı halk hareketlerinin barışçıl ve ve yapıcı mesajlarını yok saymak için kullanıldığını belirtti.

Greenpeace Akdeniz Ofisi Kampanyalar Yöneticisi Tolga Temuge öyyle dedi: "Greenpeace ilk günlerinden beri şiddet içermeyen doğrudan eylemler aracılığıyla, küresel önem taşıyan yaşamsal konularda uluslararası kampanyalar yürüten bir kuruluş olmuştur. Dünya atmosferini seragazlarıyla en çok kirleten ABD'nin Kyoto Protokolu'nu terketme kararına karşı gerçeklestirilen eylem ve etkinliklerin de, aynı ülkenin son Yıldız Savaşları füze denemesine karşı yapılan son protestoların (1) da, dünyanin barış ve çevre gündemine önemli katkıları olmuştur. Başkan Bush, küresel çevre standartları ve dünya barışını savunan uluslararası anlaşmalar işin yıllardır yapılan çalışmaları sıfıra indirmek konusunda öncüdür."

Greenpeace; Bush'u, petrol, kömür gibi fosil yakıtlardan sonuna kadar kâr etmeyi hedefleyen ulusötesi şirketlerin çıkarları doğrultusunda Kyoto Iklim Sözleşmesi'nin hayata geşmesini engellediği ve Yıldız Savaşları programıyla yeni bir nükleer silahlanma yarışı başlatma tehdidi yarattığı için dünyanin dörtbir yanında gerçekleştirdiği bir dizi eylemle eleştirmeye devam ediyor (2). Perşembe günü İngiltere'ye ilk ziyaretini gerçekleştiren Bush, G8 doruğunda tartışılacak küresel ısınma, ticaret, füze savunması konularında çıkacak anlaşmazlıklara ilişkin yorumlarda bulunurken, Cenova'daki konferans merkezinin içinde ve dışında yoğunlaşan karşı görüşlere aldırış etmeyeceği mesajını veriyordu.

Bush gezegene ve insanlığa karşı sürekli olarak suç işlerken, geçtiğimiz Cumartesi, Kaliforniya'daki ABD Vandenberg Hava Kuvvetleri Üssü'ndeki füze denemesinin 40 dakika geciktirilmesini sağlayan barışçıl bir protestonun ardından, 15 Greenpeace çevre eylemcisi ve iki gazeteci ciddi cezalarla yargılanmaktadır (3). Los Angeles'teki Amerikan Federal Mahkemesi savcılıktan gelen baskılara rağmen eylemcilerin duruşmaya kadar kefaletle serbest kalmaları kararını dün verdi.

Greenpeace, ABD Hükümeti'nin çevre gönüllülerinin duruşma tarihine kadar hapiste tutulmalarının sağlanmasına yönelik çabalarını, kaba ve gereksiz bulduğunu açıklamış, bu tümüyle barışçıl protesto için istenen inanılmaz derecede sert cezaların, Bush'un Yıldız Savaşları'nı saldırgan bir tutumla, antidemokratik ve diktatörce nasıl hayata geçirmeye çalıştığının bir göstergesidir!

Yapılan yazılı açıklamada, Greenpeace Akdeniz Ofisi kampanya sorumlusu Melda Keskin de şöyle dedi: "Greenpeace şiddetsizlik ilkesinden hiçbir koşulda ödün vermeyecektir, buna karşın Dünyamizi topyekûn tehdit eden saldırılara karşı barışçıl protestolarımızdan ise asla vazgeçmeyeceğiz. Şu anda Cenova'da toplanan ve Bush'un da aralarında bulunduğu dünyanın en zengin ülkelerinin liderleri, dünya barışını sağlayacak ve yaşanabilir bir dünya için çevresel standartları uygulayacak önlemleri almak ve hayata geçirmek sorumluluğundan kaçamazlar."

Bilgi: Tolga Temuge, Greenpeace
Akdeniz Ofisi Kampanyalar Yöneticisi,
GSM: (533) 2148776; ya da
Melda Keskin, Greenpeace Akdeniz Ofisi enerji kampanyasu sorumlusu (212)- 2927619 - 20 ya da GSM: (532) 3243204.

NOTLAR:
Yıldız Savaşları programının son füze denemesine karşı gerçekleştirilen Greenpeace kampanyası ve eylemine ilişkin ayrıntıları ve son gelişmeleri
http://www.greenpeace.org adresinde bulunabilir.

13 Temmuz 2001 günü, 4 Greenpeace eylemcisi, Amerikan petrol şirketi Exxon Mobil tarafından kullanılan (Avrupa'nın bazı yerlerinde Esso diye bilinir) ve 80 bin ton petrol taşıyan Clare Spirit adlı tankeri Cenova'nın Vado Ligure limanında bloke etti. Çevre eylemcileri, Kuzey Denizi'ndeki bir petrol sahasından gelen tankerin yükünü boşaltmasını, 24 saatten fazla bir süre engellemeyi başardılar. Bu eylem Bonn'daki iklim görüşmelerinin başında, iklim sözleşmesini ve yeni yayınlanan bir temiz enerji raporunu görüşecek olan G8 hükümet başkanlarının Cenova'daki toplantısından 3 gun önce gerçekleştirildi. Dünyada elektriksiz bir milyar insana yenilenebilir enerji sağlanmasına ilişkin söz konusu raporun bir eylem planına donusturulmesi, ABD ve Kanada tarafından engellenmektedir!

15 çevre eylemcisi ve iki gazeteci icin 5-10 yıl hapis ve 250 bin dolar para cezası istenmektedir. Ayrıca bir başka suçlama için ise 1 yıla kadar hapis ve 5 bin dolar para cezası ile yargılanmaları söz konusudur.

http://www.greenpeacemed.org.mt
GREENPEACE HABER LİSTESİNE ÜYE OLMAK İÇİN:
e-posta: [email protected]