



Ana
Sayfa
Demokrasi
Dikkat Çekenler
Önce Demokrasi
AB Yolunda
Haklarımız
Savaşa Hayır
Sivil Toplum
Sivil Anayasa
Minidev'in Amacı
Kültür
K Dergisi
Kültür-Sanat
Çevre
Gey-Lezbiyen Kültürü
L.G.B.T.T Yazıları
Alternatif Tıp
Başucu Yazıları
Cinsel Yaşam
Doğan Cüceloğlu İle İletişim Dünyası
Farklı Renkler, Farklı Kültürler
Süryani Kültürü
Yahudi Kültürü
Ermeni Kültürü
Rum Kültürü
Diğer
Minidev'de yazmak ister misiniz?
Reklamlarınız İçin
İletişim
YAZARLAR
|

Tarihte
Süryaniler
Süryaniler,
kökenleri 5000 yıl öncesine giden bir toplumdur. Mezopotamya'da
yeşeren ve uygarlığın gelişiminde önemli rol üstlenen köklü
bir kültürün mirasçıları olan Süryaniler, milattan önceki
çağlarda Arami ve Asurlular olarak bilinirlerdi. Hıristiyanlığı
kabul ettikten sonra, coğrafyayı istila edenlerin baskı
ve egemenlikleri yüzünden başlangıçtaki etkinliklerini kaybetmişlerdir.
Günümüzde ise dünyanın değişik bölgelerinde dağınık bir
şekilde yaşamaktadırlar.
|
 |
'Süryani'
Adı Nereden Geliyor?
Süryani
(Süryoyo) adının nasıl, ne zaman ve neden dolayı kullanıldığı
kesin olarak bilinmiyor. Süryani isminin kökeni hakkında pek
çok varsayım var. Varsayımların ortak özelliği; Süryani adının
ya Mezopotamya'daki bir şehirden ya da bu coğrafi bölgede
hüküm sürmüş bir kralın adından kaynaklandığıdır. Sizlere
bilgi olması açısından, bugün en sık rağbet edilen iki varsayımı
aktaracağım. Bu iki varsayım Yakup Bilge'nin, Yeryüzü Yayınları
arasında çıkan ve 1996 basılan "Anadolu'nun Solan Rengi
Süryaniler" kitabından alınmıştır.
|
1) Kimi yazarlara göre Suriye adı, bölgeyi ele geçiren
Kilikos'un kardeşi Suros'tan geliyor. Süryani adı da bu sözcükten
türüyor. XII.yy'da yaşamış olan Diyarbakır metropoliti (Bir bölgede
yaşayan Süryanilerin kilise içindeki en üst rütbedeki kişisi)
Arami kralı Suros'un adına izafeten, egemenliği altındaki ülkenin
"Surisyin" olarak adlandırıldığını, daha sonra Surisyin adındaki
son "s" harfinin atılarak "Suriyin" şeklini aldığı ve burada yaşayan
halkında bu adla anılmaya başlandığını söyler.
 |
2)
Asurluların ülkesine Yunanlılar tarafından sözcüğün sonuna bir 'y'
eklenerek "Asurya" deniliyordu. Yunalıların kullandığı ve gitgide
yaygınlık kazanan "Asurya ve Asuryan" kelimeleri Aramca konuşan halkın
diline girdiği zaman, dil kurallarına göre bazı değişikliklere uğradı
ve Asuroyo şeklinde telaffuz edildi. Tarihsel süreçte "A" harfi düşerek
kelime Suroyo (Süryani) şeklini almıştır.
Süryanice,
Sami diller grubuna ait bir Arami lehçesidir. Bu dilin tarihi M.Ö
2000 yılına kadar gider. Yaşadığımız yüzyılda hâlâ yazım ve konuşma
dili olarak Ortadoğu ve başka bölgelerdeki topluluklar arasında konuşulmaktadır.
Aramice, Grek ve Pers hükümdarlarının egemenliğine rağmen Suriye ve
Mezopotamya'daki Arami toplulukları tarafından kullanılmıştır. Bu
toplulukların büyük çoğunluğu daha sonraları Hıristiyan dilini benimsemiş
ve Süryanice bir anda Hıristiyan dili olmuştur.
Süryanice,
Edessa kentinin (Bugünkü Urfa) yerel lehçesi olarak başlamıştır. Süryani
dili, zamanla tacir Süryani misyonerler tarafından ipek yolu boyunca
Doğuya taşınarak Güney Hindistan ve Çin'e kadar yayılır.
Bu
dilin bir özelliği de Grek kültürü ile Mezopotamya uygarlıkları arasında
köprü vazifesi görmesidir. O zamanlar Süryaniler bilimde çok ilerlemeler
kaydetmişlerdi. Grekçe, Arapça ve Süryanice'yi iyi biliyorlar ve Yunan
klasiklerini Süryanice'ye; Süryanice'den de Arapça'ya çeviriyorlardı.
Bu sayede Arap dünyası antik Yunan ve Grek kültürleri ile tanışmış,
Batı dünyasının düşünce sistemi Doğuya taşınmıştır.
 |
SÜRYANİLER
VE HIRİSTİYANLIK
Mümin
Toplum ve İsa'nın Mendili
Süryaniler tarihleri boyunca, özellikle de Hıristiyanlığı kabul
ettikten sonra inançlarının çok etkisi altında kalmışlardır. Hıristiyanlığı
erken kabul eden toplumlardan olan Süryaniler için çok ünlü bir
mendil hikayesi vardır: Hz. İsa zamanında bir Süryani kenti olan
Edessa'nın (Süryanice'de Orhoy, bugünkü Urfa) kralı olan Abgar
Ukomo (Kara Abgar) hastalanır ve hastalığından kurtarması için
mucizelerini duyduğu İsa'yı kentine davet eder. Hz. İsa, Edessa'ya
gelemez ancak yüzüne sürdüğü ve kendi suretinin çıktığı bir mendili
Abgar'a yollar. Kral Abgar mendili alınca hastalığından kurtulur.
Bu olaydan çok etkilenen kral, Hıristiyanlık inancını kabul eder.
 |
Mendildeki
HZ. İsa'nın resmi dünyaya buradan yayılır. Mandilo olarak ünlenen
bu resim hem kilise hayatında önemli bir yer tutmuş hem de ikona çizimlerini
etkilemiştir. Bu mendil 994 yılında büyük bir törenle Edessa'dan Konstantinapol'e
götürülür. Büyük bir ihtimalle de 1204 yılında Haçlıların kenti yağmalaması
sırasında tahrip olur.
Yeryüzündeki
ikinci Kilise
Süryaniler, tarihleri boyunca dinlerine çok sadık kalmışlardır.
Örneğin Kudüs'teki ilk kiliseden sonra ikinci kilise, daha M.S 37
yılında Antakya'da Süryaniler tarafından kurulmuştur. İsa'nın öğrencilerinden
Petrus, Antakya'ya geldiğinde insanlara Hıristiyanlığı benimsetir
ve kendi adıyla anılan bir kilise inşa edilir.
Daha sonraları Süryaniler burada ilk patrikhaneyi kurarlar. Bu olay
Hıristiyanlığın Doğuda yayılmasını ve sürekliliğini sağlamıştır.
|
|

FARKLI
RENKLER
FARKLI KÜLTÜRLER

YAHUDİ
KÜLTÜRÜ

ERMENİ
KÜLTÜRÜ

RUM
KÜLTÜRÜ

SÜRYANİ
KÜLTÜRÜ

Tarihte
Süryaniler

Editörden

Gelenekler

Röportaj

Bayramlar
ve
Özel Günler

Yemek

Müzik

Edebiyat

Tarihi
Eserler

Mizah

Yazarlar

Merih
Akalın

Zehra Akdoğan

Cengiz Aktar

Uğur Alper

Orhan Bahçıvan

Dr. Arı Balcı

Rüstem Batum

Şabo Boyacı
 
Doğan Cüceloğlu

Şuayip Dağıstanlı

Dilek Dalaklı

Önal Demirci

Tuğrul Eryılmaz

Aynur Gedik

Dr. Mehmet Gürsel

Hakan Kuyucu

Sevin Okyay

Hakan Onum

Dr. Erhan Özer

Dr. Ender Saraç

Robert Schild

Cem Şen

Aykut Tankuter

Umur Talu

Anna Turay

Metin
Yahya Üster

Aret Vartanyan

Dr. Nesrin Yetkin

Erol
Yurderi
Servisler
YENI Okurdan

Bizi desteklemek
İster misiniz?

Yardım

E-posta

Favorilerinize
Ekleyin

miniDEV'i
Tavsiye Et

İletişim

miniDEV'i
Ana Sayfanız yapın
|