
Örgütlenme
hakkı kişinin içinde yaşadığı topluma ve toplumsal yaşama katılımını
sağlayan en önemli kanallardan birisidir. Bu sayede tek başlarına
seslerini gerektiği gibi duyuramayan bireyler toplanarak bir baskı
grubu oluşturur ve kendi çıkarlarını doğrudan ilgilendiren konularda
taleplerini etkili bir şekilde ortaya koyarlar.

Demokrasinin en önemli özelliklerinden birisi çoğulculuktur ve demokratik
ülkelerde her çıkar grubu sesini duyurabilmek için örgütlenme hakkına
sahiptir.

Ülkemizde örgütlenme hakkını kullanabilmenin çeşitli kanalları vardır.
Belirli bir amaç etrafında kalıcı bir grup oluşturmak istiyorsanız
- Dernek,
- Sendika,
- Siyasi parti kurma
hakkını kullanabilirsiniz. Bunlar arasındaki en önemli ayırım, 'amaç'larındadır.
Dernek, kâr amacı gütmeden ortak bir hedefin gerçekleştirilmesi
için faaliyet gösterir. Sendika ekonomik, mesleki ve sosyal çıkarları
savunmak için kurulur. Siyasal parti ise ortak görüşleri paylaşan
insanların siyasal iktidara gelmek amacıyla kurdukları örgüttür.

Dernek Kurmakla İlgili Kısa Bilgiler
* Dernek kurabilmek için 7 kişi yeterlidir. Kurucular olarak ilk
yapmanız gereken iş bir tüzük yazmak olmalıdır. Bu tüzükte derneğinizin
amacı, bu amaca ulaşmak için gerçekleştirebileceği faaliyet türleri,
derneğin organları, bu organların yetkileri gibi temel konular yer
almalıdır. Dernekler Kanunu'na göre, devletin bütünlüğünü bozmak,
temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldırmak, dil-ırk-sınıf-din ve
mezhep ayrımına dayanmak, suç işlemek ve suç işlemeyi özendirmek,
Atatürk'ü küçük düşürmek, devletin manevi kişiliğini kötülemek gibi
amaçlarla dernek kurulamaz.

* Uluslararası faaliyette bulunmak amacıyla dernek kurulması bakanlar
kurulunun iznine tabidir.

* Yüksek öğrenirn kurumlarında birden fazla öğrenci derneği kurulamaz.

* Öğrenci dernekleriyle, kamu hizmeti görevlilerinin kuracakları
derneklerin amaçları kanunda gösterilenlerle sınırlıdır.

* Tüzükle birlikte kuruluş bildirimini derneğin merkezi olarak saptadığınız
adresin bulunduğu yerdeki kaymakamlığa verdiğiniz anda derneğiniz
hukuken kurulmuştur.

* Kuruluş bildirimi ile birlikte derneğin tüzüğü incelemeye alınır.
Kanuna göre bu incelemenin bir ayı geçmemesi gerekir.

* İncelerne bittikten sonra dernek merkezine bir yazı gelir. Bu
yazıya göre:

1) Tüzükte her şey tamamdır. Bu yazıyı almanızı izleyen 15 gün içinde
tüzüğünüzü bir yerel gazetede ilan etmelisiniz. İlanı izleyen 6
ay içinde ilk genel kurul yapılmalıdır.
2) Tüzükte bir eksiklik ya da kanuna aykırılık vardır. Bunları bir
ay içinde gidermek gerekir. İdare'nin bu konudaki kararını hukuka
aykırı buluyorsanız, süresini kaçırmadan idari yargı yoluna başvurabilirsiniz.
3) Derneğiniz kanunen 'yasak' bir amaç gütmektedir. İdare derneğin
faaliyetlerinin durdurulmasına karar vermiştir ve otomatik olarak
mahkemeye gidilir.

Vakıf Kurma
Vakıflar ülkemizde çok köklü bir geleneğe sahip örgütlenme biçimidir.
Son yıllarda sayıları giderek artmaktadır. Vakıf kurmak için ilk
önce mahkemeye başvurmak gerekir. Mahkeme gerçekleştirilmek istenen
amacın vakfedilen malla orantılı olduğunu kabul ederse, vakfın kurulmasına
izin verir. Vakıfların denetimi Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından
yapılır.

Sendika Kurma
Türk vatandaşı, medeni hakları kullanmaya ehil, sendikaların kurulacağı
iş kolunda fiilen çalışan, kamu hizmetlerinden men edilmemiş, Türkçe
okur-yazar ve belirli suçlardan hüküm giymemiş en az 7 kişi sendika
kurabilir. Kurucular hazırladıkları sendikanın iç örgütlenişini
ve çalışmasını düzenleyen tüzüğü sendika merkezinin bulunacağı ilin
valiliğine makbuz karşılığında öteki gerekli belgelerle birlikte
teslim eder. Kurucuların sendikanın kurulacağı işkolunda fiilen
çalışır olduklarını kanıtlayan belgeler, sabıka kayıtları ve kendileri-eşleri-çocuklarıyla
ilgili noterden onaylı mal bildirimleri bunlar arasındadır. Tüzükle
diğer belgelerin valiliğe verilmesiyle birlikte sendika tüzel kişilik
kazanır.

Siyasi Parti Kurma
Yasal engeli bulunmayan, 18 yaşını doldurmuş kadın ya da erkek her
Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı siyasi bir parti kurabilir ve siyasi
bir partiye üye olabilir. Parti kurmak için önceden izin alınması
gerekmez. Siyasi bir parti kurabilmek için milletvekili seçilebilme
yeterliliğine sahip en az 30 kişinin bir araya gelmesi, kuruluş
bildirgesi, tüzük-program gibi belgeleri hazırlaması gerekiyor.
Bunlar İçişleri Bakanlığı'na teslim edildiğinde, parti kurulmuş
oluyor.

DİKKAT!
1982 Anayasası, 12 Eylül öncesindeki olay ve tutumlara tepki olarak
örgütler aracılığıyla siyasete katılma hakkını sadece partilere
vermiştir. 2000'li yıllarda, demokratik bir toplumun dernek, sendika,
vakıf, sivil toplum kuruluşu gibi diğer siyasete katılma olanaklarının
hukuki kurallara bağlanmasıyla ilgili tartışmalar ve çalışmalar
da gündemimize girmiş bulunuyor. Çünkü siyasete katılma yollarının
çeşitlendirilmesi, 2000'li yılların gereklerini yerine getirebilecek
bir ülke ve bu ülkenin yurttaşları olarak donatılmamız anlamına
geliyor.

Siyasal Partiler Kanunu bütün partiler için aynı örgütlenme modelini
öngörüyor. Bunun sonucu olan 'delege sistemi', bir bölge adayının
o bölgedeki partili seçmenler tarafından değil, parti yönetimi tarafından
saptanması, kadın adayların listelerde seçilemeyecek sıralara konulması
gibi uygulamalar her seçimle daha fazla eleştirilmeye başlandı.

Dünyadaki uygulamalarda ise, farklı düşünce yapılanna sahip partiler
tercih ettikleri örgütlenme biçimini benimseyebiliyor.

MADDE 68:
Vatandaşlar, siyasi parti kurma ve usulüne göre partilere girme
ve partilerden ayrılma hakkına sahiptir. Parti üyesi olabilmek için
on sekiz yaşını doldurmuş olmak gerekir. Siyasi partiler, demokratik
siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır. Siyasi partiler önceden
izin almaksızın kurulurlar ve Anayasa ve kanun hükümleri içerisinde
faaliyetlerini sürdürürler. Siyasi partilerin tüzük ve programlan
ile eylemleri, Devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez
bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine,
millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı
olamaz; sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir tür diktatörlüğü
savunmayı ve yerleştirmeyi amaçlayamaz; suç işlenmesini teşvik edemez.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
|