



Ana
Sayfa
Demokrasi
Dikkat Çekenler
Önce Demokrasi
AB Yolunda
Haklarımız
Savaşa Hayır
Sivil Toplum
Sivil Anayasa
Minidev'in Amacı
Kültür
K Dergisi
Kültür-Sanat
Çevre
Gey-Lezbiyen Kültürü
L.G.B.T.T Yazıları
Alternatif Tıp
Başucu Yazıları
Cinsel Yaşam
Doğan Cüceloğlu İle İletişim Dünyası
Farklı Renkler, Farklı Kültürler
Süryani Kültürü
Yahudi Kültürü
Ermeni Kültürü
Rum Kültürü
Diğer
Minidev'de yazmak ister misiniz?
Reklamlarınız İçin
İletişim
YAZARLAR |


CY
Editörü'nden

Cinsel eşimizle
konuşmak
- II

Cinsel yaşamımızın doyumunu arttırmak için, cinsel eşimizle cinsellik
hakkında açıkça ve içtenlikle konuşabilmemiz çok önemlidir.
Cinsel eşlerin, ortak cinsel yaşamın ayrıntılarını konuşması, karşılıklı
önyargıları ve birbirlerine ilişkin kaygıları engeller.
O halde, önyargılarımızı ve kaygılarımızı aşıp, cinsel yaşamımızın
sırlarını cinsel eşimizle paylaşmanın, ilişkimize ve cinsel yaşamımıza
getireceği çok şey olabilir.

Neleri açıklıkla konuşursak, ilişkimiz zenginleşir? Ne zaman, nerede
ve nasıl sevişmeyi tercih ederiz... Hep geceleri sevişiyorsak, bundan
ikimiz de memnun muyuz, bu durum ortak isteğimiz mi yoksa yalnızca bir
koşullanmanın sonucu mu, sabah ya da öğlen sevişmek istemez miydik? Hep
ortak yatakta sevişiyorsak, başka yerleri denemek ister miydik, salondaki
kanepe ya da küvet ilişkimize renk katar mıydı... Açık havada, doğal bir
ortamda sevişmek ister miydik? Hep aynı mekânda sevişmek, cinsel yaşamımızı
monotonlaştırıyor mu?

Evin ve yaşam biçimimizin cinsel yaşamımıza olumsuz etkileri var mı? Yatağımızı
ya da ısınma sistemimizi gözden geçirmemiz gerekir mi? Aynı evi paylaştığımız
kişiler varsa, odalarımızın ve banyonun konumu, cinsel yaşamımızın rahatlığına
uygun mu? Günlük yaşamda ve sevişme sırasında, eşimin beden temizliğinden
memnun muyum, onun benim temizliğimden yakınması var mı? Ter ya da ağız
kokusu, cinsel isteğimizi kaçırıyor mu? Sevişme öncesinde ne giyiyoruz,
veya sevişirken ne kadar çıplak oluruz, bu alışkanlıklarımız cinsel eşimizi
nasıl etkiliyor? Sevişirken hep aynı oranda giyinik ya da çıplak mı olmalıyız?
Sevişmemiz hep gece ve karanlıkta mı olmalı, gündüz ya da ışık iyi olur
mu...

Sevişme isteğimizi nasıl gösteriyoruz, zamanlama ve biçim öteki için de
uygun mu? Sevişmeyi kim başlatıyor, hep aynı eş mi başlatıyor, bu durumdan
memnun muyuz? Öteki eşin sevişmeyi başlatmaması neden, onun da başlatmasını
ister miydik... İlişkimizin şefkat boyutu, sevişme dışı dokunmalarımız
ikimiz için de yeterli mi? Yoksa sevişme dışında birbirimize dokunmuyor
muyuz...

Her dokunmanın sevişmeye kadar ilerlemesi gerektiğini mi sanıyoruz? Ya
da eşimin en uygunsuz zamanda en uygunsuz şekilde dokunduğunu, tam istediğim
zamanlarda da asla dokunmadığını mı düşünüyorum... Dokunduğum zaman, reddediliyor
muyum, nasıl, bu durumda ne hissediyorum, bu benim sonraki dokunma isteğimi
nasıl etkiliyor? Sevişme sıklığımız ikimiz için de yeterli mi, daha iyi
bir ortak nokta bulabilir miyiz? Her birimizin bedensel gereksinimleri
nedir, bedenimizin nerelerinin, nasıl okşanmasından hoşlanır, nasıl okşanmasından
hoşlanmayız... Bunları birbirimize söyleyebiliyor muyuz? Nasıl söylersek
daha iyi olur... Birbirimizin gereksinimlerini biliyor muyuz, yoksa tahminlerimiz
yanlış mı?

Sevişme öncesinde ve sevişme sırasında hangi davranışlar bizim için nasıl
bir anlam taşır ve hangi yanıtları doğurur? Birbirimizin rahatsız olduğumuz
ve hoşlandığımız davranışları neler? Rahatsız edici davranışlar yok edilebilir
mi ya da rahatsız olmamayı becerebilir miyiz... Hoşlanılan davranışlar
arttırılabilir mi? Cinsel isteğimizi azaltan ve arttıran durumlar neler?
Cinsel eşimizin hangi davranışları cinsel isteğimizi nasıl etkiliyor?
Sevişirken denemek istediğimiz başka bir şey var mı? Eşimin istediği ya
da yaptığı bazı şeyler benim cinsel hazzımı azaltıyor mu? Bunları başka
türlü yapamaz mıyız...

Burada sözünü ettiğim yalnızca, profesyonel alanlar, cinsel eğitim
ya da cinsel terapi değil. Her bireyin cinsel yaşamında, kendi
bedeninden, cinsel eşinden, yaşayarak öğreneceği
çok şey vardır. Sevgi, aşk duyguları, elbette sevişmenin hazzını çok arttırabilir,
ama uzun vadede teknik yetersizliğin açığını kapatması zordur.
Kendi bedenimizin hazlarını ve gereksinimlerini konuşmadan öğrenebiliriz.
Bunun için sözcükler gerekmez. Ama cinsel eşimizle konuşmadan,
onun gereksinimlerini öğrenmemiz de kendi bedenimizi ona tanıtmamız
da zordur. Karşımızdaki biz söylemeden ne hissettiğimizi tam olarak bilemez,
ancak tepkilerimizi yorumlayabilir, bu yorum da sıklıkla yanlış
veya en azından eksik olacaktır.

Her çiftin cinsel ilişkisi, kendine özgü ve öteki çiftlerin ilişkisinden
farklıdır. Birinin hoşuna giden bir davranıştan öteki nefret edebilir.
Birinde cinsel uyarılma yaratan bir davranış, başkasını tiksindirebilir.

Her çift cinsel yaşamını birlikte yaratır. Açık ve içten bir cinsel
iletişim, her iki eşin cinsel doyumunu sağlamada çok önemli bir adımdır.


Diğer yazıları
için tıklayın
|

CİNSEL
YAŞAM

CY
EDİTÖRÜ'NDEN



CİNSEL
YASALAR
YASAKLAR

SORULARINIZIN
CEVAPLARI
Yazarlar

Merih
Akalın

Zehra Akdoğan

Cengiz Aktar

Uğur Alper

Orhan Bahçıvan

Dr. Arı Balcı

Rüstem Batum

Şabo Boyacı
 
Doğan Cüceloğlu

Şuayip Dağıstanlı

Dilek Dalaklı

Önal Demirci

Tuğrul Eryılmaz

Aynur Gedik

Dr. Mehmet Gürsel

Hakan Kuyucu

Sevin Okyay

Hakan Onum

Dr. Erhan Özer

Dr. Ender Saraç

Robert Schild

Cem Şen

Aykut Tankuter

Umur Talu

Anna Turay

Metin
Yahya Üster

Aret Vartanyan

Dr. Nesrin Yetkin

Erol
Yurderi
Servisler
YENI Okurdan

Bizi desteklemek
İster misiniz?

Yardım

E-posta

Favorilerinize
Ekleyin

miniDEV'i
Tavsiye Et

İletişim

miniDEV'i
Ana Sayfanız yapın
|